mutfak için pratik bilgiler

mutfak için,

1. bayatlamış ekmek: Bayatlamış ekmek ve kekleriniz bozulmamışsa onlara tazelik vermek için üzerine çok az miktarda su serpilerek alüminyum folyo ile sarılıp bir süre fırında ısıtılır.
2. bayat ekmekleri değerlendirmek için: Ekmekleri iyice kurutun ve robotta çekin.Elde edilen ekmek tozunu bir kavanoza koyarak ağzını kapatın ve buzdolabında muhafaza edin.Köfte yapacağınız zaman bayat ekmek yerine bu tozlardan kullanabilirsiniz.
3. yine bayat ekmekleri değerlendirmek için: Ekmekleri küp küp kesip fırın tepsisine yayın ve 200 derecede 20 dk,kızarıncaya kadar bekletin ve soğuduktan sonra bir kavanoza koyup ağzını kapatın .Bu şekilde uzun süre muhafaza edebilir gerektiğnde çorbalarınıza çıtır ekmek olarak kullanabilirsiniz.
4. taze ekmekleri kesmek için: Bıçağı kaynar suya batırıp biraz beklettikten sonra hemen kurulayın ve ekmeyi dilimleyin.
5. et suyu tüketiminin incelikleri: Lezzetinin bozulmaması için et suyunu günlük tüketmeliyiz. Et suyunun defalarca kaynatılması lezzetini bozar. Bunun için çorba pilav ve sos gibi değişik yerlerde günlük olarak tüketmelisiniz.
6. etin vitamini için: Eti pişirirken soğuk su eklerseniz vitaminler büyük ölçüde suya geçer,kaynar su eklerseniz etin üzerinde oluşacak koruyucu bir tabaka nedeniyle vitaminler ette kalır.
7. et ve balıkların buzlarını çözmek için: Bu işlemi buzdolabının buzluk dışındaki normal raflarında yapınız.buzdolabı dışında çözülen etlerde mikroorganizmalar ürer.
8. tavuk pişirmenin püf noktaları: Tavuk etinin güzel kokulu ve lezzetli olması için pişirmeden önce yarım limon ile tavuğu iyice ovun ve daha sonra üzerine ve içine rendelenmiş limon kabuğu koyun.
9. bal saklama: Balı cam kavnozun içinde, suyla hiç temas ettirmeden (kavanozu kurulamadan bal koyarsanız su ile temas eden bal bozulur) ve ılık bir ortamda saklamalısınız. Bal asla buz dolabında saklanmaz. Zaten bal, sıcaktan bozulmaz. Gerçek bal soğukta kalırsa yine bozulmaz, sadece donar. Yani donan bal sahte değildir, şekerlenen bal sahtedir.
10. donmuş bal için: Hakiki bal soğukta donar. Şekerli bal ise şekerlenir. Hakiki balı cam kavanozun içinde kapağı açık bir halde su dolu bir tencerenin içine yarısına kadar suya dalacak şekilde, dibinin doğrudan tencereye temas etmemesi için altına bir bez koyularak, en kısık ateşte çözülene kadar kaynatılır. Gerçek balınız eski haline gelecektir. Ama sahte balın şekerlendikten sonra asla geri dönüşümü olmaz.
11. kızartma kokularının eve yayılmaması için:kızartma yaparken kokuların bütün eve yayılmaması için yağın içine bir kaç dal maydanoz atın.
12. ellerinize sinen soğan ,sarımsak ve balık kokuları için: Avucunuza biraz tuz alın ,birkaç damla suyla nemlendirin,elinizin içinde iyice ovalayın ve daha sonra sabunla yıkayın.
13. teflon tavalarda oluşan lekeler için: Bir kabın içine bardak su iki çorba kaşığı karbonat ve yarım su bardağı sirke koyup karıştırın ,bu karışımı tavanızın içine döküp on dk kaynatın.
14. peyniri daha kolay rendelemek için : 15 dk buzlukta beklettikten sonra rendeleyin.
15. yumurtaların çatlamaması için : Haşlama suyuna bir çorba kaşığı sirke koyun.
16. yumurtanın daha kolay soyulması için : haşalama suyuna bir çay kaşığı tuz ekleyin.
17. haşlanan havuçların kararmaması için: Haşladığınız havuçlar sıcak sudan çıkarılınca hemen kararır.kararmaması için kaynar sudan çıkarınca hemen soğuk suyun altına tutun ve bir süre bekletin.
18. sebze yemeklerinin canlı renkte görünmesi için: Pişirirken tencerenin kapağını hafif aralık bırakın.

Margarin-Tereyağ

Tereyağ ve Margarin karşılaştırması:

• Her ikisi de hemen hemen aynı kaloriye sahiptir.
• Tereyağı biraz daha fazla doymuş yağ oranina sahiptir. 8 grama 5 gram.
• Harward Tıp Fakultesinin çalışmasına göre tereyaği ile karşılaştırılınca margarin yemek kadınlarda kalp hastalığına yakalanma olasılığını %53 arttırıyor.
• Tereyağı diğer besinlerin emilimini de destekler. Margarinin ise kendisinin besin değeri yoktur.
• Tereyağ, margarine göre çok daha lezzetlidir. Yiyeceklere kendine has bir lezzet katar. Margarinin tadı ise yapaydır.
• Tereyağ binyıllardır (mö. 3000 lerde Sümerler tereyağ yapımını resmetmişlerdir) bilinen ve yenen bir besin olmasına karşılık, margarin yüz yıldan yeni ve yapay bir üründür.

Margarinin özellikleri:

• Yağ asitleri cok yüksektir...
• Koroner kalp hastalığı riskini uçe katlar...
• Toplam kolesterolü ve LDL'yi yükseltir. (Kötü kolesterol)
• HDL'yi düşürür. (iyi kolesterol)
• Kanser riskini beş katına çıkarır...
• Anne sütünün kalitesini düşürür...
• Bağışıklık sistemini zayıflatır...
• İnsülin tepkisini düşürür.
• Margarin plastikten yalnızca 1 molekül farklıdır.
  

Deney: Bir parça margarini ve bir parça tereyağı bir yaz gününde bir bahçeye bırakın. Tereyağın üzerine birkaç saat içinde böcekler, karıncalar, sinekler üşüşür. Margarini ise aylarca orada bıraksanız üstüne tek bir canlı gelmez. Bir sinek konmaz. Çünkü besin değildir. Hiçbir hayvan margarin kokusuna yönelmez ve margarin yemez. Margarin asla bozulmaz. Çünkü tek hücreli canlılar da margarinle ilgilenmez. Çünkü besin değildir, plastikten bir molekül uzaklıktadır. Ucuzdur çünkü değersizdir. Üstelik halk bilinçlendiği için margarin almamakta ve fiyatı düşmektedir. Margarin asla yenecek, çocuklarınıza, sevdiklerinize yedirilecek bir madde olamaz.

Peki ne yapılacak ve yemeklere ne katılacak? Elbette ki tereyağ. Evde bile sütten (paket değil, gerçek doğal sütten) yapılabilir. Yapılışını size eşim Sevinç Hanım anlatacak.

Evde Tereyağ imalatı: .....

Bir haber:
13 / 05 / 2008 00:36
Kanadalı bilim adamları, kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığa neden olduğu öne sürülen tereyağını temize çıkardı.Yeni bir araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, tereyağı ve sığır eti kalp krizi riskini ve kolesterolü düşürüyor, şeker hastalığı ve obeziteyi tedaviye yardımcı oluyor.
Yıllardır bu konu üzerinde çalışan Alberta Üniversitesi profesörü Spencer Proctor, 16 hafta boyunca deney farelerine tereyağı yedirdiğini ve sonucun bekledikleri gibi hüsran olmadığını söyledi. Proctor, "Araştırmalar tereyağının metabolizmayı etkilemediğini gördük. Öncelikle kolestrole iyi geliyor. Artık bu bir realitedir" dedi.

ÖNDEN GİDEN ATLILAR

Issız sıcak çölleri
Karşı karlı dağları
Çoktan aşıp gittiler
Kayboldular uzakta
Önden giden atlılar
Ben burada kaldım böyle

İşleri aceledir
Çok uzundur yolları
Bense geride kaldım
Yetişemedim size
Önden giden atlılar

Gittiler hep gittiler
Aştılar kızgın çölü
Toprak tükendi bir gün
Denize ulaştılar

Çektiler dizginleri
Kendileri dursa da
Atlar duramadılar
Çaresiz kalıp birden
At sürdüler denize
Önden giden atlılar

Önlerinde okyanus
Kızgın bir çöl arkada
Asıl içlerindedir
Zaptedilmez bir deniz
Önden giden atlılar

Teknik değişti diye
Bıraktılar atları
Atlarsa bu kıyıda
Sanki sevgili gibi
Onları beklediler
Günlerce beklediler

Yeri yırtar ayaklar
Göğe fırlar başları
Nerden çıktı bu deniz
Bizi ayıracaklar
Önden giden atlardan

Sevgiliden daha zor
Ayrılmak bu atlardan
Buğulanmış gözlerle
Geri dönüp onları
Gemilere aldılar
Önden giden atlılar
Üç gün duramadılar
Yaptıkları gemide
Karşı kıyıda yeni
Güzel atlar buldular
Yaktılar gemileri
Önden giden atlılar

Vardılar Kurtuba’ya
İnmediler atından
Gülle karşılandılar
Ne güzel atlar bunlar
Bunca yol çiğnediler
Çiçek çiğnemediler
Önden giden atlılar

Önden giden bu atlar
Seni gördüler kalbim
Sahabe atlar bunlar
Dünyanın beklediği
Önden giden atlılar
Önden giden atlılar
Osman SARI

proje1

GEOMETRİNİN YAPI TAŞI…

Projenin amacı: Nokta ,doğru, düzlem kavramlarını materyal kullanarak ve öğrencilere de yaptırıp yaşatarak daha anlaşılabilir hale getirme.


Giriş: Nokta doğru düzlem konularını anlatırken, ilköğretim öğrencilerinin ilk defa karşılaştıkları bu kavramları tahtaya çiziyor, anlatıyor ve onların bu anlattıklarımızı zihinlerinde canlandırarak anlamalarını bekliyoruz. Tabi öğrencilerin büyük bir kısmı üç boyutlu uzayda , bu kavramları zihinlerinde canlandıramıyor, hayal edemiyor , dolayısıyla konuyu kavrayamıyor ,ilgili soruları çözemiyor. Bu konunun kavranamaması konuya bağlı diğer konuları da etkiliyor dolayısıyla onlar da kavranamayınca öğrenci ümitsizliğe düşüyor ve ‘geometriyi anlayamıyorum ya da anlayamam ‘ yargısına vararak özgüvenini kaybediyor.Zaten şöyle bir etrafımıza bakarsak geometriyi seven ve anlayan - zaten anlaşılamadığı için sevilmiyor-çok fazla kişi göremeyiz …


Metod : Biyoloji derslerinde canlının yapı taşının hücre olduğunu öğretmişlerdi , konuya buradan bir giriş yapıp tıpkı bunun gibi noktanın da geometrinin yapı taşı olduğunu bütün geometrik şekillerin noktaların yan yana veya üst üste dizilerek oluşturulduğunu söyleyebiliriz.Buradan yola çıkarak da nokta, doğru ,düzlem konusu anlatılırken nokta yerine bilye,küçük plastik top ya da boncuk kullanılabilir(yalnız bunları kullanmadan önce noktanın aslında boyutsuz olduğunu ama bizim onu anlayabilmek için temsilen boyutlu kabul ettiğimizi söylemeliyiz ),bunlar yan yana dizilerek düzlem oluşturulabilir,düzlem içerisinde bir nokta ya da doğru veya dışında bir nokta ya da doğru gösterilebilir.Kısaca bu materyaller kullanılarak düzlem ve doğruların birbirine göre durumları ,aynı ve farklı düzlemlerdeki doğruların birbirine göre durumları(özellikle ayrık doğrular), noktanın ve doğrunun birbirine göre durumları,düzlemlerin birbirine göre durumları,neden dört noktadan değil de üç noktadan bir düzlemin geçtiği, kesişen düzlemlerin nasıl doğru belirttiği ,vb. kavranması zor konular rahatlıkla kavratılabilir. Hatta bazı sorular bu materyallerle çözülerek konunun iyice pekişmesi sağlanabilir.Tabi bu materyaller öğrencilere de grup halinde ödev verilerek yaptırılıp derse getirmeleri ve ders esnasında durumları onların da kendi materyalleri üzerinde göstermeleri istenmelidir.Bu durumda öğrenci yaparak öğrendiği için konuyu tam kavrayabilecek ve unutmayacaktır, aynı zamanda bu konu sonraki açı,üçgen,özellikle katı cisimler vb. geometri konularına da bir mantık temeli oluşturacak ve bu konuların da anlaşılmasına yardımcı olacaktır.


Örnek 1:

Nokta ve doğrunun birbirine göre durumları:

Bu durum için şu şekilde bir materyal hazırlayabiliriz; yaklaşık 1cm çapında mavi renkli boncukları ince bir telle birleştirip bir doğru oluştururuz.Mavi boncukların arasına bir tane siyah bir boncuk dizeriz ve bir tane de elimizde kırmızı bir boncuk tutarız.Ve öğrencilere şu soruları yöneltir cevap vermelerini bekleyerek düşünmelerini sağlarız,

- A noktası nerededir ?
- B noktası nerededir?
- A noktası d doğrusunun elemanı mıdır?
- B noktası d doğrusunun elemanı mıdır?
- A noktasıyla d doğrusunun kesişim kümesinden bahsedilebilir mi ? (A noktasında ve d doğrusunda bulunan ortak eleman kimdir?)
- B noktasıyla d doğrusunun kesişim kümesinden bahsedilebilir mi ?
- vb.




Örnek 2:

Doğru ve düzlemin birbirine göre durumları incelenirken:

a) doğru düzlemin içinde olabilir



b) doğru düzlemle kesişebilir


Sonuç ve kazanımlar:

1. Soyut olan bu kavramlar somutlaştırıldığı için rahat kavrarlar,

2. Bunlar geometrinin temel kavramları olduğu için konuyu kavradıklarında geometri hakkında olumlu tutum geliştirirler,

3. Yaparak ,uygulayarak öğrendikleri için unutmazlar, gelecek geometri konularında da aynı mantıkla yaklaşarak yeni materyal geliştirme yoluna gidebilirler

4.Üç boyutlu düşünme becerileri gelişmiş olur,

5. Matematiğin sadece,onlara göre, kağıt üzerinde karmaşık ve sıkıcı işlemlerden ibaret olmadığını görürler matematiğe sevgileri artar.




Kaynak:


1. Meb. 6.sınıf müfredatı

Mobiüs şeridi, Klein şişesi

Mobiüs şeridi, bir şeridin bir kere bükülüp uç uca eklenmesiyle oluşan şerittir ki, kendisi bir tane yüzeye sahiptir. Yani bu şeridin yüzeyinde yürümekte olan bir karınca şeridin kenarına hiç ayak basmadan sürekli yürüse, şeridin tüm yüzeyinden geçmiş olur. O halde bu şeridin iç ve dış yüzeyi diye ayrılabilen bir yüzeyi yoktur.

Yandaki şekillerden birinde bir kuyumcunun yaptığı Mobiüs altın yüzüğü görüyorsunuz.

Bir de Mobiüs şeridinin üç boyutlu versiyonu olan Klein şişesi denen şişe vardır ki o, daha da alamet bir cisimdir. Bu şişenin içi ve dışı birdir. Yani içi dış, dışı içtir. Klein şişesini ikiye ayırdığımızda ise, iki tane tastamam Mobiüs şeridi elde ederiz.

Bilginize...